Bugünün Zorlukları Yarının Hikayeleri Olacak

Endeavor Turkiye
3 min readApr 29, 2020

--

14 Nisan’da Endeavor Mısır ofisiyle ortak düzenlediğimiz ve tüm Orta Doğu & Afrika bölgesindeki girişimcilere açık olan webinarımız’da, Insider Kurucu Ortağı ve Büyümeden Sorumlu Başkan Yardımcısı Serhat Soyuerel ile Insider Orta Doğu ve Afrika Bölge Direktörü Leo Thomas’ı ağırladık. Endeavor Türkiye Genel Sekreteri Aslı Kurul Türkmen’in moderasyonundaki webinar’da, girişimcilerin COVID-19’a adaptasyonundan dijital ortama geçişte dikkat edilmesi gereken konular ve müşteri yönetimi gibi bir çok konu konuşuldu. Aşağıda webinar’da öne çıkan bazı önemli konuları sizinle paylaşıyoruz.

Ne pandemi ne de kriz; baş edilmesi gereken en büyük etken belirsizlik.

“Neden girişimci oldum?” sorusunun yanıtı niteliğinde br dönem aslında. Altından kalkılabildiği takdirde zorlu fakat tatmin edici bir dönem; çünkü çoğu girişimcinin birinci önceliği bir hikaye yaratmak. Şu anda çoğu sorunun yanıtı kimsede yok fakat er ya da geç çıkış yolunu bulunacak. Birinin sorusunun yanıtını başka biri verecek; böyle böyle belirsizlik ve soru işaretlerinden sıyrılınacak.

Sizin takip edebildiğiniz olumlu/olumsuz metrikleri anbean takip edemeyen ve kaygı duyan çalışanlarınız için ulaşılabilir ve transparan olun.

Her şirket kendi içinde farklı zorluklar yaşıyor, aynı şirketin içindeki her çalışan ise aynı zorluklara beraber çözüm arıyor. Herkesin “zor olsa bile doğru” seçeneği araması sağlam bir şirket kültürü oluşturabildiğinizin göstergesi.

Ekip içinde görünürlüğü artırmak gerek, bu dönemde ekip içi ilişkilerin biraz daha sıkı tutulması ve günlük hal hatır sorma veya gün sonu değerlendirmesine zaman ayrılması önemli. Kimsenin soracak bir sorusu olmasa dahi kişisel deneyim paylaşımı ve “havadan sudan konuşma”; Insider’ın yaptığı gibi öğle yemeklerini görüntülü bir platformda ekiple sohbet ederek yeme, beraber film izleme seansları yapma gibi görünürlük fırsatları yaratılabilir.

Hiçbir şey yapmadan oturup beklemek hatalı bir politika izlemek olur.

Normal akışta fazla meşgul olduğunuzdan fırsat bulamadığınız yeni şeyler deneme, kendiniz ve şirketiniz için neyin geliştirebilir olduğunu keşfetme, duraksayan işlerin telafisi üzerine strateji geliştirmek ve her şey bittiğinde nereden başlayacağınızı belirlemek için uygun bir zaman dilimi. Herkes iki üç ay öncesinde neler planladığını kendine sürekli hatırlatmalı. Kontrol edemediğimiz şeyler yaşanırken oturup vakit kaybetmek en kötü seçenek.

Normalde herhangi bir kriz sonrası normale dönüş yaklaşık iki üç ay kadar sürer fakat bu sefer daha hızlı aksiyon alındığına şahit olabiliriz. Bunun sebebi ise herkesin normale dönmek istiyor oluşu; çocuklar okula dönmek istiyor, insanlar işlerine, ofislerine dönmek istiyor. Dolayısıyla normalden farklı bir geri dönüş süreci yaşanması muhtemel. Muhtemelen birinci aşama okulların açılması, ikinci aşama uçuşların başlaması olacak.

Şirketiniz büyümese bile markalaşma alanında büyümeye devam edebilirsiniz.

Bu şartlar altında -özellikle B2C çalışıyorsanız- büyüme beklemek biraz zor. Hatta bu şartlar altında işinizi hayatta ve bir arada tutabilmek büyüme olarak nitelendirilebilir. Nakit akışı, potansiyel risk, harcamalar; nelerden tasarruf edilebilir, neler elde tutulabilir… Gider tasarrufu yapmanın bin bir türlü yolu var. Bugünlerdeki davranışlarımız sahip olduğumuz değerlerin çok güçlü birer yansıması. Beraber iş yaptığınız kişilerle bireysel temasa geçmek, onlara teker teker ulaşmak ve onlarla durumunuzu/niyetinizi paylaşmak finans ekibinizin her şeyi halletmeye devam etmesinden daha sağlıklı olabilir. Belki beklenilen tarzda bir büyüme sağlanamaz ama herhangi bir harcama yapmadan yaptığınız işe katma değer yaratmak mümkün.

Serhat Soyuerel’den girişimcilere COVID-19 sonrası için tavsiyeler:

● Salgın sonrası dönemi “Kara Cuma” alışveriş festivali dönemi gibi düşünün. Stoklarınızı tüketmek için şimdiden indirim ve kampanyalar planlayın.

● Neyin sattığını, hangi ürününüzün en çok karı hangi mevsimde getirdiğini, öncelikli hedef kitlenizi kimlerin oluşturduğunu bilin.

● En öncelikli üç adımın nakit akışını korumak, çeşitli senaryolar için potansiyel risk hesabı yapmak ve ekibinizle devamlı iletişim halinde olmak olduğunu hatırlayın.

● Bu durumun devam edeceğini bilin ve bu verimliliğinizi etkilemesin, ekibinize karşı açık ve samimi olun; onları motive edin.

● Bugünün zorlukları yarının hikayeleridir; adaptasyon bazılarını zorlayabilir fakat hayatta kalmak için gerekli olduğunu unutmayın. Çevrimiçi sistem çokça şirket tarafından benimsenmiş olabilir fakat insanlar evlerinden çıkıp alışveriş yapmaya tabii ki geri dönecek, bu bir kültür.

● Her zaman ters giden bir şeyler olacaktır; “kriz” sürecini hızlıca “kriz yönetimi”ne çevirmeye çabalayın.

● Makroekonomik metrikleri takip edin, normalleşmenin başladığı yerleri takip edin.

Bu yazı Endeavor Ekibi’nden İdil Ertürk tarafından derlenmiştir.

--

--